DERİNÖZ
Önce bir gül idin, şimdi dikensin
Onca yıldır kahrımızı, çekensin
Kıymet bilenlere, hasret çekensin
hasretlik gönlüme, doldu Derinöz
Onca yıldır kahrımızı, çekensin
Kıymet bilenlere, hasret çekensin
hasretlik gönlüme, doldu Derinöz
Hani, büyük dağda karlı kaşların
Yeşil çayırlarda, öten kuşların
Viraneye dönmüş, digor başların
Satıldın duyunca, öldü düşlerim
Umudum ışığım, soldu Derinöz
Cennet idi kızılyarın, her köşen
Elli yıldır, koşuyorduk her işen
Satılmayı kimler düşürdü düşen
Köle olduk, hem toprağan hem taşan
Haber gelmez oldu, noldu Derinöz
Beyaz pınar, sel gibiydi çağladı
Kor pınarda, kara yosun bağladı
Çift pınarlar, iki gözden ağladı
Büyük dere, ciğerimi dağladı
Dağlar taşlar, çiçek, güldü Derinöz
Yanıklarda ,büyüyordu gül goncan
Karhanlarda ,mor oluyordu yoncan
Harmantepe, kahvedeki bir fincan
Köyüm sana kurban etmezmiydim can
Nasip bereketin, boldu Derinöz
Kim satardı, kızılyarın düzünü
Elvan çiçek, bürümüştü yüzünü
Dereçayır, yaşlandırdı gözümü
Unutamam, hağılların düzünü
Yüreğimden büyük parça, aldı Derinöz
Dostum ,hasretimi yazdım sıraya
Su içmeye indim, küçük dereye
Satılırmı, büyük çegil paraya
Büyük dere, derin nerden nereye
Derelerde öksüz, kaldı Derinöz
Karhandere, çıkma yolu yokuştur
Harmantepe, iki türlü tokuştur
Taş ocakta, yont taşları yakıştır
Bu taşların yontulması, pek hoştur
Taşlar küskün, sessiz, kaldı Derinöz
Kurumazdı, çayırlarda çimeni
Sorkul yolu, buğday ile samanı
Her yerden görür idin köyün dumanı
Arif olan anlar sapla samanı
Şimdi bizim değil, elin ,oldu Derinöz
Celal yolu, yol boyunca baksana
Zibin düzü, uzak erken kalksana
Kurudere, su bulunmaz her sene
Zaman kötü oldu, herşey tersine
Her yanın virane, kaldı Derinöz
Binali diyor ki, döküldü meyim
Parçalandı sofram, zehroldu suyum
Yaşanamaz oldu, düğünüm toyum
Hayel meyel kaldı, Derinöz köyüm
Bizi yad ellere, saldı Derinöz
BİNALİ ERCOŞ (1990-İzmir)
Yeşil çayırlarda, öten kuşların
Viraneye dönmüş, digor başların
Satıldın duyunca, öldü düşlerim
Umudum ışığım, soldu Derinöz
Cennet idi kızılyarın, her köşen
Elli yıldır, koşuyorduk her işen
Satılmayı kimler düşürdü düşen
Köle olduk, hem toprağan hem taşan
Haber gelmez oldu, noldu Derinöz
Beyaz pınar, sel gibiydi çağladı
Kor pınarda, kara yosun bağladı
Çift pınarlar, iki gözden ağladı
Büyük dere, ciğerimi dağladı
Dağlar taşlar, çiçek, güldü Derinöz
Yanıklarda ,büyüyordu gül goncan
Karhanlarda ,mor oluyordu yoncan
Harmantepe, kahvedeki bir fincan
Köyüm sana kurban etmezmiydim can
Nasip bereketin, boldu Derinöz
Kim satardı, kızılyarın düzünü
Elvan çiçek, bürümüştü yüzünü
Dereçayır, yaşlandırdı gözümü
Unutamam, hağılların düzünü
Yüreğimden büyük parça, aldı Derinöz
Dostum ,hasretimi yazdım sıraya
Su içmeye indim, küçük dereye
Satılırmı, büyük çegil paraya
Büyük dere, derin nerden nereye
Derelerde öksüz, kaldı Derinöz
Karhandere, çıkma yolu yokuştur
Harmantepe, iki türlü tokuştur
Taş ocakta, yont taşları yakıştır
Bu taşların yontulması, pek hoştur
Taşlar küskün, sessiz, kaldı Derinöz
Kurumazdı, çayırlarda çimeni
Sorkul yolu, buğday ile samanı
Her yerden görür idin köyün dumanı
Arif olan anlar sapla samanı
Şimdi bizim değil, elin ,oldu Derinöz
Celal yolu, yol boyunca baksana
Zibin düzü, uzak erken kalksana
Kurudere, su bulunmaz her sene
Zaman kötü oldu, herşey tersine
Her yanın virane, kaldı Derinöz
Binali diyor ki, döküldü meyim
Parçalandı sofram, zehroldu suyum
Yaşanamaz oldu, düğünüm toyum
Hayel meyel kaldı, Derinöz köyüm
Bizi yad ellere, saldı Derinöz
BİNALİ ERCOŞ (1990-İzmir)
BİZ BUYUZ İŞTE
Hepimiz dağıldık ayrı bir yerde.
Yaradan’a sığındık kalmadık darda
Yazın sıcak kışın bir metre karda
Biz buyuz işte biz Derinözlüyüz.
Yazın sıcak kışın bir metre karda
Biz buyuz işte biz Derinözlüyüz.
Var mı bizim gibi duyarlı olan
Cenazede düğünde toyda bulunan
Görüşünce halini hatırını soran
Biz buyuz işte biz Derinözlüyüz.
Cenazede düğünde toyda bulunan
Görüşünce halini hatırını soran
Biz buyuz işte biz Derinözlüyüz.
Olgun kaya derki köye gidelim
Gidelim de köyü seyran edelim
Köysüzlüğün kıymetini bilelim
Biz buyuz işte biz Derinözlüyüz.
Gidelim de köyü seyran edelim
Köysüzlüğün kıymetini bilelim
Biz buyuz işte biz Derinözlüyüz.
Olgun kaya.
EKREK-DER
Ekrek-Der. dedik ismini koyduk
Siteye yazdık herkese yaydık
İsim kaydettik üyeler saydık
Sahip çıkalım dernek bizimdir.
İsim kaydettik üyeler saydık
Sahip çıkalım dernek bizimdir.
Dernek sitesi dedik gönüller verdik.
Piknikler düzenledik çokça eylendik
Toplandık oturduk kararlar aldık
Sahip çıkalım dernek bizimdir.
Piknikler düzenledik çokça eylendik
Toplandık oturduk kararlar aldık
Sahip çıkalım dernek bizimdir.
Ümidimiz herşeyimiz sen bizim.
Ufuklar genişliyor görüyor gözüm
Aydın günler yakın gülüyor yüzüm
Ekrek-Der’e sahip çıkalım.
Ufuklar genişliyor görüyor gözüm
Aydın günler yakın gülüyor yüzüm
Ekrek-Der’e sahip çıkalım.
Olgun Kaya.
DERİNÖZ KÖYÜ
Kalakta tezek soba yanıyor
Dışarı soğuk insan donuyor
Gazyağı bitmiş kandil sönüyor
Nasıl anlatayım köyüm ben seni
Kışların uzun, geçmedi zaman
Bacalardan yükselirdi uzunca duman
Allahım nasip et din ile iman
Nasıl anlatayım köyüm ben seni
Peglerin altında kuru bir çeşme
Elleme kardaş yaramı deşme
Sende bizim gibi gariban düşme
Nasıl anlatayım köyüm ben seni
Digor un başındaki dikili taşı
Garip uçuyor havada kuşu
Dinmiyor gözümden akan bu yaşı
Nasıl anlatayım köyüm ben seni
Kargan deresi çökerdi duman
Çalış çabala geçmiyor zaman
Merek boşalmış bitiyor saman
Nasıl anlatayım köyüm ben seni
Köyümüzün üstünde karlı dağımız
Golobun içinde sarı yağımız
Duvar ustasıyız çoğumuz
Nasıl anlatayım köyüm ben seni
Yukarıda kaşeler altta torolar
Ne güzel olurdu bizim oralar
Tükenmiş çareler açmış yaralar
Nasıl anlatayım köyüm ben seni
Çaya aşağı yüzen kazları
Aklımdan çıkmıyor zibin düzleri
Al yazmalı gelinleri kızları
Nasıl anlatayım köyüm ben seni
Köyün başında küçük bir dere
Nereye gidiyoruz bilmem nereye
Sanki bir kurt düşmüş sürüye
Nasıl anlatayım köyüm ben seni
Adres sorarsan KARS ilimiz
Hakiki Türkçe dilimiz
Dünya ya dağılmıştır soyumuz
Nasıl anlatayım köyüm ben seni
Dışarı soğuk insan donuyor
Gazyağı bitmiş kandil sönüyor
Nasıl anlatayım köyüm ben seni
Kışların uzun, geçmedi zaman
Bacalardan yükselirdi uzunca duman
Allahım nasip et din ile iman
Nasıl anlatayım köyüm ben seni
Peglerin altında kuru bir çeşme
Elleme kardaş yaramı deşme
Sende bizim gibi gariban düşme
Nasıl anlatayım köyüm ben seni
Digor un başındaki dikili taşı
Garip uçuyor havada kuşu
Dinmiyor gözümden akan bu yaşı
Nasıl anlatayım köyüm ben seni
Kargan deresi çökerdi duman
Çalış çabala geçmiyor zaman
Merek boşalmış bitiyor saman
Nasıl anlatayım köyüm ben seni
Köyümüzün üstünde karlı dağımız
Golobun içinde sarı yağımız
Duvar ustasıyız çoğumuz
Nasıl anlatayım köyüm ben seni
Yukarıda kaşeler altta torolar
Ne güzel olurdu bizim oralar
Tükenmiş çareler açmış yaralar
Nasıl anlatayım köyüm ben seni
Çaya aşağı yüzen kazları
Aklımdan çıkmıyor zibin düzleri
Al yazmalı gelinleri kızları
Nasıl anlatayım köyüm ben seni
Köyün başında küçük bir dere
Nereye gidiyoruz bilmem nereye
Sanki bir kurt düşmüş sürüye
Nasıl anlatayım köyüm ben seni
Adres sorarsan KARS ilimiz
Hakiki Türkçe dilimiz
Dünya ya dağılmıştır soyumuz
Nasıl anlatayım köyüm ben seni
Olgun KAYA
BİZ BUYUZ
Biz buyuz bizleri sorarsan Ekrek köylüyüz
Hepimiz aynı nesi aynı soyluyuz
Birlikten yanayız işte biz buyuz
İnsanları sevmek huyumuz bizim
Hepimiz aynı nesi aynı soyluyuz
Birlikten yanayız işte biz buyuz
İnsanları sevmek huyumuz bizim
Biz evvel Allah, şanlı Türkleriz
Kafkasya dan aşıp yurda gelmişiz
Ardahan Posof’u yurt edinmişiz
Orta Asya dadır soyumuz bizim
Kafkasya dan aşıp yurda gelmişiz
Ardahan Posof’u yurt edinmişiz
Orta Asya dadır soyumuz bizim
Tarihimize bakın ulu çınarız
Mazimizi saygı ile anarız
Hoşgörüye sevgilere pınarız
İnsanlığa sebil suyumuz
Mazimizi saygı ile anarız
Hoşgörüye sevgilere pınarız
İnsanlığa sebil suyumuz
Bizim mazimiz pırıl pırıl anlımız aktır
Geçmişini inkar eden ahmaktır
Şunu iyi bilin ki merdimiz çoktur
Hoşgörü sevgide payımız
Geçmişini inkar eden ahmaktır
Şunu iyi bilin ki merdimiz çoktur
Hoşgörü sevgide payımız
Bizim örf gelenek adetlere uyarız
Kültüre etiğe saygı duyarız
İnsana hizmeti şeref sayarız
Yüz binleri bulur sayımız bizim
Kültüre etiğe saygı duyarız
İnsana hizmeti şeref sayarız
Yüz binleri bulur sayımız bizim
17/07/2010 09:30
Mustafa Oduncu
GELDE BİZE SOR EKREĞİ
Ekrekliyim diyen dostlar
Hele gelde gör EKREGİ
Özlemini duyan dostlarGelde şimdi gör EKREGİ Ekrek bir sılayi rahim
Nasip etti rahman rahim
Görmek idi benim ahım
Görenlere sor EKREGİ Digordan çıktık yokuşu
Özlemişiz dağı taşı
Seyrettik biz kuşbakışıgelde bize sor EKREGİ Harmantepe kurudere
Öte yanda büyük dere
Daha nere gördük nere
Sen görene sor EKREGİ Büyük dağa seyre daldık
Kazerine baka kaldık
Kızılyardan ilham aldık
Gören göze sor EKREGİ Vardık biz köyün başına
Seyrettik toprak taşına
Herkesin gitti hoşuna
Gidenlere sor EKREGİ Yürüyerek gezdik gördük
Nede hiçbir eve girdik
Hal hatırı hiç sormadık
Gelde şimdi gör EKREGİ Bazı evler viran olmuş
Köye bancılar dolmuş
Cami bizden eser kalmış
Kürtler sarmış yar EKREGİ Çeşmeden buz sular akar
EKREĞİM hep hasret kokar
Seyrettikçe yürek yakar
Garip kalmış gör EKREGİ Vardık mezarlık başına
Yosun bağlamış taşına
Baktık hepsinin yaşınaGel onlara sor EKREGİ Orda okuduk yasinler
Kebirleri nur olsunlar
Duayla huzur bulsunlarİşte böyle gör EKREGİ İki saat köyde kaldık
Arabayla yola daldık
Geri dönüp bakakaldıkHayallerde kur EKREGİ Aydın çelik hüzün doldu
Temcit gitti evi buldu
Nizamettin şaşa kaldıGel sabite sor EKREGİ İlhan orda acep nolduHalis gidip evi bulduİsrayil hayale daldı Mustafaya sor EKREGİ MUSTAFA der çok ders aldıkNice hayallere daldıkUmut bitti düşte kaldıkUçan kuşa sor EKREGİ
MUSTAFA ODUNCU